


Balkan Dağları'nın Büyüsü
Kosova, Arnavutluk ve Karadağ'da Ekoturizm Deneyimi
- Geleneksel aile yanı misafirhanelerde konaklama ve yerel üreticilerin ürünleri ile hazırlanan yemekler
- Via Ferrata (Demir Yol) deneyimi
- 3 ülkenin sınırlarında yürüyüş yapma imkanı
- Jelenki geçişi (2272 m)
- Valbona nehrinde, Adriyatik denizinde ve Plav gölünde yüzme imkanı
- Yayla ve köylerde yaşayan yerel halka iç içe bir tatil imkanı
Çift kişilik odada kişibaşı Nakit/Havale/Eft: 795 Euro ‘dur.
KK ile 12 taksite kadar ödeme imkanı (Bankaların komisyon oranı değişiklik göstermektedir)
KİŞİ BAŞI SİNGLE FARKI 115 Euro ‘dur.. Tüm fiyatlara eklenecektir
NOT: Single konaklama için 'Konaklama' detaylarına bakmanızı rica ederiz.
Balkan Dağlarının Büyüsü turumuza neden gelmelisiniz?
Uzun zamandır bizi heyecanlandıran bu turumuzu her yaptığımızda tekrar tekrar mutlu oluyoruz. Kültürü, yemekleri, doğası, insanları ve tarihi ile gerçekten keşfedilmeyi bekliyor.
Üç farklı ülkeye (Karadağ, Arnavutluk ve Kosova) yürüyerek giriş yapıyorsunuz. Bundan güzel daha ne olabilir ☺
Anadolu’muzun, o eskilerin bahsettiği kültürel birlikteliğin hala bozulmadığı bir coğrafya. Kilise ile camileri yan yana, hatta diğer mezhepleri de bir arada huzurla yaşadıklarını görebiliyorsunuz. Yemek kültürü de muhteşem. Et ve hamur ağırlıklı olsa da sebze menüleri de azımsanmayacak kadar çok.
Doğasını ve gördüğümüz manzaraları burada anlatmak zor ☺
O yüzden Balkan Dağları turumuza mutlaka gelmelisiniz.
ÖNEMLİ NOT: Turumuz yürüyüş tecrübesi ister. Özellikle 2 gün zorlu geçiyor.
1. Gün : İSTANBUL – PRİŞTİNE – PEJA
23.10 Pegasus uçağı ile Priştine’ye uçuş. 70 km km mesafedeki Peja’ya transfer. Gece 00.30 gibi otele yerleşerek dinlenmeye geçiyoruz.
Konaklama Peja’da
2. Gün: PEJA – VIA FERRATA – RUGOVA VADİSİ
Sabah kahvaltının ardından Peja şehrini 1 saat dolaşıyoruz. Küçük ve şirin kentin etrafı yemyeşil ormanla kaplı. Şehir turumuzun ardından Kosova’nın yerel ürünlerinden hazırlanmış geleneksel öğle yemeğimizi alıyoruz. Sonrasında güvenle yaklaşık 300 metre dikey çıkış yapmamıza olanak veren “VIA FERRATA” yı deneyimlemek üzere Rugova Kanyonu’na gidiyoruz. Via Ferrata yapmak istemeyenler için yaklaşık 3 saat sürecek bir yürüyüş ayarlayabiliyoruz. Bu tamamen katılımcı sayısına bağlı. Bu eşsiz deneyimden sonra aracımızla konaklayacağımız Ariu pansiyona gidiyoruz.
Konaklama: Ariu Pansiyon
Yürüyüş: 1.5 saat güvenlikli duvar tırmanışı ve 40 dakika patika inişi veya 3 saat inişli çıkışlı patika yürüyüşü.
Zorluk derecesi: Orta
3. Gün: BUZUL GÖLLERİ – JELENK GEÇİDİ – KARADAĞ – BABİNO POLJE
Bugün turumuzun en uzun ve yorucu günü 🙂 ilk günlere koymamızın nedeni sonraki günler bu yürüyüşü yapacak enerjinizin kalmayacak olması 🙂 Konakladığımız tesisten direk çıkışa başlıyoruz. Yolumuz öncelikle muhteşem güzellikte iki dağ gölü ile kesişiyor. Orman içi patika ile yükselerek ilk uzun molamızı göl kenarında veriyoruz. Gölün keyfini çıkardıktan sonra kısa bir iniş ile ikinci ama daha küçük göle varıyoruz. Kısa fotoğraf molasından sonra en yüksek noktası 2272 m. olan Jelenk geçişine çıkıyoruz. Geçitte kumanyalarımızı yiyoruz. Manzara enfes. Kosova – Karadağ sınırında yürüyeceğimiz bu rota bize 360 derece dağ manzarası sunuyor. Yine kısa bir yan geçiş ve iniş sonrası ikinci çıkışımızı da yaptıktan sonra konaklayacağımız köye doğru inişe geçiyoruz. Yola vardığımızda aracımıza binerek yaklaşık 1 saatlik yolculuk ile tesisimize varıyoruz.
Konaklama: Vuthaj / Rosi Bungalows
Yürüyüş: 18 Km, 7.5 saat
Zorluk derecesi: Orta/Zor
4. Gün: BLUE EYE - GJESHTARES GÖLÜ - GRLA ŞELALESİ
Bir gün önceki uzun ve keyifli yürüyüşün ardından bugün biraz daha dinlenerek güne başlıyoruz. Kaldığımız köyün yerel ürünleriyle hazırlanmış dağ kahvaltımız hazır! Kahvaltıdan sonra yaklaşık 2 saatlik yürüyüşle 360 derece dağ manzaralı göle ulaşıyoruz. Gidilen mevsime göre su seviyesi değişken olan gölde hava durumuna göre yüzebiliyoruz 🙂 Burada alacağımız kumanya sonrası aynı patikadan dönüşe geçiyoruz. Dönüşte Blue Eye denilen, suyu gerçekten buz gibi olan kaynağa uğruyoruz. Cesaretliler suya girebilirler. Daha sonra Grla şelalesine uğrayarak yanındaki cafe de dinlenmeye geçiyoruz. Ardından pansiyonumuza dönerek akşam yemeğine kadar dinleniyoruz.
Konaklama: Vuthaj / Rosi Bungalows
Yürüyüş: 15 Km, 5 saat
Zorluk derecesi: Orta
5. Gün: GRBAJA - TALİJANKA ZİRVESİ - LEPUSHE YÜRÜYÜŞÜ
Bugün 12 km lik muhteşem manzaralar eşliğinde Grbaja, Volusnica and Talijanka dağlarından yürüyüşümüzle Karadağ’dan Arnavutluk’a geçiyoruz. 12 km ama yaklaşık 7 saat sürüyor 🙂 Kosova’dan Karadağ’a geçtiğimiz uzun yürüyüş kadar zorlu olmayan bir parkur. Sadece diğerine göre biraz daha dik çıkışlı. Kolay değil iki zirve yapıyoruz 🙂 Yaklaşık yarım saatlik araç yolculuğu ile varacağımız patika başlangıcında ilk çıkışımız orman içinden oluyor. Kayın ormanı içinden tatlı bir eğim ile zaman zaman düzlükler eşliğinde tırmanışımız devam ediyor. Ormandan çıktıktan sonra daha dik bir patika ile ilk önce 1876 metrelik Valusnica zirvesine çıkıyoruz. Burada göreceğimiz manzaralar gerçekten dudak uçurtan cinsten. İtalyan Dolomitleri’nin yükseklik olarak daha kısası ama görüntü olarak hemen hemen aynısı bir manzara bizi bekliyor. Kadife Dağı ve sivrileri… Bu tabiri çok az kullanırız! Bol fotoğraf ve dinlenme molasından sonra yaklaşık 10 dakikalık iniş yapıyor ve yine tırmanışa geçiyoruz. Bu sefer hedefimiz 2056 metre ile Talijanka zirvesi. Zirveye neredeyse tam bir kılçık üstünden ilerleyerek varıyoruz. İki zirvenin birleştiği boğaz bölümünde her iki tarafta uçurum hissi veriyor ama tehlikeli değil. Yürümek çok zevkli. Tırmanışın sonunda Peaks Of The Balkans rotasının en meşhur zirvesindeyiz. 360 derece dağ ve ova manzaraları ile büyüleniyoruz. Zirve sonrası 3 aşamalı setten aşağı inerek uygun bir yerde kumanyalarımızı yiyoruz. Hava izin verirse zirvede de yeme şansımız var. Öğle atıştırması sonrası set inişlerimizi de bitirerek başladığımız gibi orman içinden konaklayacağımız Lepushe köyünde bir Guest House’da. Arnavutluk’un en kuzeyinde yer alan bu dağlarda, Alplerin eteklerinde konaklama imkanı buluyoruz. 1940 yılında yapılmış bir ev ve sonradan misafirler için devşirilmiş. Bu eve ve köye kesinlikle bayılacaksınız. Sahipleri ve yemeklerinin güzelliğini burada anlatamıyoruz 🙂
Konaklama: Lepushe
Yürüyüş: 12 Km, 7 saat
Zorluk derecesi: Orta/Zor
6. Gün: LEPUSHE – SHKODRA
Muhteşem Lepushe köyünde kahvaltımız alarak köyümüzün keyfini çıkarıyoruz. Bugün daha sakin geçecek bir gün. Küçük de olsa bir şehir göreceksiniz. Belirlediğimiz saatte Arnavutluk’un en eski şehirlerinden biri olan Skodra’ya 2 saatlik bir araç yolculuğu ile ulaşıyoruz. Şehre vardığımızda küçük butik otelimize yerleşiyoruz. Öğle yemeği zamanından sonra şehir gezimiz başlıyor. Milattan önce 4. yy’a kadar uzanan tarihinde bir çok devletin egemenliği altında kalan bu şehir Osmanlı toprağı olarak da bir dönem geçirmiş. Efsaneleri ile Rozafa Kalesi ve Arnavutluk un ilk fotoğrafçılarının fotoğraflarının sergilendiği Marubi Milli Fotoğraf Müzesi ziyaret edeceğimiz yerler arasında. Şehir gezimizden sonra merkezdeki otelimize dönüyoruz. Artık dinlenme ve alışveriş zamanı.
Konaklama: Skodra
Yürüyüş: Şehir turu
7. Gün: VELİPOJE -KOMANİ – VALBONE
Arnavutluk topraklarının en keyifli maceralarından biri bugün bizi bekliyor. 2 saatlik araç yolculuğu ile Komani Gölü kıyısına geliyoruz. Yol biraz bozuk ama feribot sefasına kesinlikle değer. Gölü feribotla geçerken dört tarafımızda dağ manzarası bize eşlik ediyor. 2 saatlik feribot turu sonrası yarım saatlik araç yolculuğu bizi bekliyor. Başta İtalyan’lar olmak üzere tüm Avrupa’nın yeni gözdesi Arnavutluk Alpleri Valbone’ye yaklaştığımızda araçtan inerek vadi tabanından akan serin sular eşliğinde orman içi patikadan yaklaşık 2 saatlik yürüyüş yapıyoruz. Asfalta çıktığımızda tekrar araca binerek 15 dakika sonra 2 gece konaklayacağımız misafir hanemize gelmiş oluyoruz.
Konaklama: Valbone
Yürüyüş: 2 saat
Zorluk Derecesi: Kolay
8. Gün: VALBONE – WATERFALL – SPRİNG
Bugün yine geç kahvaltı ile güne başlıyoruz. Yaklaşık 2 saatlik yürüyüş ile varılan şelale gezimiz bizi bekliyor. Yürüyüşün ilk 1 km’si asfalt. 45 metre yüksekten dökülen şelalenin altında küçük bir kazan var ama granit kaya yapısından dolayı derin değil. Ama duş etkisi için hava güneşli ise kesinlikle altına giriyoruz 🙂 Burada kumanyalarımızı yedikten sonra aynı yoldan kısa bir geri dönüş ile bu sefer vadinin soluna doğru tırmanışa geçiyoruz. Yürümek istemeyen misafirlerimiz patika ayrımındaki cafede vakit geçirebiliyorlar. Yaklaşık 1 saatlik tırmanış sonunda şelalenin kaynağına varmış oluyoruz. Gerçek anlamda kaynağına 🙂 Buradaki küçük havuzcuklarda da oynadıktan sonra aynı patikadan geri inişe geçiyoruz. Tesise kadar geri yürümek istemeyen misafirlerimiz ücretini ödeyerek servis hizmetinden yararlanabiliyorlar.
Konaklama: Valbone
Yürüyüş: 5 saat
Zorluk Derecesi: Kolay/Orta
9. Gün: VALBONE – PİRİŞTİNE – İSTANBUL
Sabah Valbone vadisinin tertemiz havasına doymak için öğle yemeğine kadar dinleniyoruz. İsteyenler tesisten yaklaşık 2 km asfalt yol ile gidilen dere içi havuzda oynamaya gidebilirler. Yemekten sonra uçuşumuz için Priştine’ye dönme zamanı. Araç yolculuğu 3 saat sürüyor. Piriştine de alış veriş için zaman ayırıyoruz ve Havaalanı’na transfer oluyoruz.
Yürüyüş: Şehir turu
Gidiş: THY 19:05 IST - Priştine uçuşu (bu uçuşu seçen misafirlerimiz Anadolujet ve Pegasus uçuşlarını beklemek zorundadırlar)
Anadolujet 23:15 SAW - Priştine
PEGASUS Istanbul-S.Gökçen (SAW)-> Priştine (PRN) 23:10 - 23:55
Dönüş: Türk Hava Yolları TK 1020 20.35 Uçuşu ile İstanbul Havaalanı’na
İsteyen sabah 03:00 de kalkan PC 242 nolu Pegasus uçuşu ile de dönebilir. Bu uçuş için 17 Temmuz 2022 saat 03.00 uçuşu seçilmelidir.
Konaklamalar Guest House olarak bilinen yerel halkın evlerinde ya da küçük işletmelerinde olacağından odalar paylaşımlı olarak kullanılacaktır. Genellikle ranza tipli odalarda 4-5 kişi bir arada (istenirse kadın erkek ayrı bir şekilde) konaklamaktadır.
İlk gün ve 6. gün otel konaklaması hariç Single oda imkanı bulunmamaktadır.
- Profesyonel İngilizce/Türkçe rehberlik
- Tüm ara ulaşımlar (Bagaj transferleri dahil)
- Tam pansiyon 8 gece konaklama ( 8 kahvaltı – 7 öğle( KUMANYA) – 7 akşam yemeği)
- Zorunlu TURSAB seyahat sigortası****
- Başka Rota farkı ile Ekoturizm deneyimi
- Profesyonel ve kaliteli hizmet
- KDV
**** Zorunlu TURSAB seyahat sigortası bir sağlık sigortası değildir. Özel sağlık ve tur iptal sigortası için lütfen ofisimiz ile irtibata geçin!
- İstanbul – Priştine – İstanbul uçak biletleri
- Yurtdışı çıkış harcı
- Gidilen ülkelerde Korona için alınacak önlemlerin giderleri(PCR testi, aşı belgesi vs)
- Kişisel harcamalar
- Via Ferrata deneyimi (kişibaşı 20 Avro)
- Son gün öğle ve akşam yemeği
- Konaklama yerlerinde alınan extralar
- Müze ve Milli park girişleri (yaklaşık 15 avro )
- Dahillerde belirtilmemiş harcamalar
- Kişisel memnuniyetinizi ifade eden bahşişler
Tebrikler! En Başka Rota’lardan birini seçtiniz! Bu keyifli tatili en konforlu şekilde geçirmek için ihtiyacınız olan malzemeleri sizin için aşağıda listeledik.
Bizden her zaman destek alabileceğinizi unutmayın
- Yürüyüş Botu:Yürüyüşler genelde patikalarda geçeceği için sert tabanlı ve bilekli bot tercih etmelisiniz. Hatta almak zorundasınız. Çünkü bütün vücudunuzun ağırlığını ayaklar taşıyor ve bozuk zeminde yürümek için tasarlanmış ayakkabılar olmadan yürümek tüpsüz dalışa benzer.
- Yağmurluk: Yağmurdan koruyucu ve terinizi dışarı atabilen kumaşlı (Gore-Tex ve benzer markalar) bir mont en konforlusudur. Pahalıdır ama uzun yıllar giyebilirsiniz. Panço vari yağmurluklar su geçirmez ama yürüyüşte terletir ve içerden ıslanırsınız. %100 ıslanmaktansa %50 yi tercih etmelisiniz.
- Baş: Güneşten koruyucu, güneş gözlüğü ve şapka ya da UV korumalı kumaşlardan üretilmiş aksesuarlar olmazsa olmazlardandır.
- Polar: Serin havalarda sizi soğuktan koruyan, hafif az yer kaplayan ve yine çabuk kuruyan bir malzeme olan polar, daha konforlu bir şekilde ısınmanızı sağlayacaktır.
- Alt: Islandığında çabuk kuruyan yürüyüş için tasarlanmış pantolonları tercih etmelisiniz. Şort olabilenleri daha iyi olur. Kot pantolon kesinlikle önermiyoruz.
- Küçük sırt çantası:Yürüyüş esnasında polar, matara, krem,mayo,şort gibi kıyafet ve malzemelerinizi koyacağınız en az 25 LT kapasiteli sırt çantası. Jansport marka benzeri şehir çantaları ile gelinmesi bel ağrısına neden olabilir.
- Matara: Pet şişeyi sağlık açısından önermiyoruz ama ilk yürüyüşçüler için en ideali bu. 50 cc lik metal matara da alabilirsiniz.
- Tozluk: Yağmurda çamuru, toprak yolda tozu, karda karı, sahilde kumu botunuzun içinden uzak tutar. Pahalılarından almanıza kısa vadede gerek yoktur.
- Baton:Baton kullanmak tecrübe ister. Yürüyüşlerde sırtınızda ağır çanta varsa ve tecrübeli iseniz, sırtınıza binen yükü azaltmak, kollardan aşağıya vermek için gerekli ve yararlıdır. Ama tecrübeniz yoksa size yarardan çok zararı dokunur. Bozuk zemin üstünde yürürken ucunu nereye koyacağınızı düşünerek yürümeniz biraz zor. En iyisi bir elinize ağaç dalı alın ya da batonun tekini kullanın.
- İlkyardım: Rehberimizde ilkyardım çantası olacak. Sürekli kullandığınız ilaçları yanınıza almayı unutmayın.


